Dalga milli iradeyi yuttu: “Ya demokrasi ya otokrasi”

CHP’li belediyelere yönelik operasyonlarda vites artırıldı. CHP yönetimi, “İtirafçıların iftirası” olarak değerlendirdikleri operasyonlara karşı, “Hukuksuzluğa ve siyasi operasyonlara boyun eğmeyeceğiz” yorumunu yaptı.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın yürüttüğü soruşturma kapsamında, CHP’li belediyelere yönelik yeni operasyonlar düzenlendi. Operasyonlar kapsamında, Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar, Antalya Büyükşehir Başkanı Muhitten Böcek ve Adıyaman Belediye Başkanı Abdurrahman Tutdere’nin de aralarında olduğu çok sayıda isim gözaltına alındı. Gözaltı kararlarının, “Etkin pişmanlıktan” yararlanan itirafçıların ifadeleri doğrultusunda gerçekleştiği belirtildi.

CHP lideri Özgür Özel, şafak operasyonlarının ardından kurmaylarını olağanüstü toplantıya çağırdı. Ankara’da bulunan CHP MYK üyeleri ile CHP Genel Merkezi’nde gerçekleştirilen ve saat 10.30’da başlayan toplantıda, operasyonlar değerlendirildi.

CHP kurmayları, operasyonlara yönelik değerlendirmelerde bulundu. CHP Genel Başkan Yardımcısı Burhanettin Bulut, iktidarın yargıyı sopa haline getirdiğinin altını çizerek, “Gözaltılar, muhalefete yönelik sistematik ve kirli operasyonlarının yeni bir parçasıdır. Halkın sandıkta açıkça ortaya koyduğu iradeyi hazmedemeyenler, siyasi rakiplerini hukuk eliyle susturmaya, sindirmeye ve itibarsızlaştırmaya çalışmaktadır” diye konuştu.

CHP Grup Başkanvekili Murat Emir ise “Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kendisini hukuktan ve halkın iradesinden üstün saydığını” savunarak, şunları söyledi:“TBMM’den Yargıtay’a, büyük üniversitelerden hastanelere kadar devletin dört bir yanından ihale alan, 19 Mart darbesi günü gazetelerde, ‘Çete lideri’ diye manşetlere yazılan, saraya uzanan kirli ortaklıkları olan ve iki ayda tahliye edilen Aziz İhsan Aktaş’ın ifadeleriyle arkadaşlarımız gözaltına alındı. Ülkede kendisinden başka seçilmiş bırakmamaya ant içen bu zihniyet, milletin oyunu değil, sadece sarayın buyruğunu tanıyor. Yargıyı, iktidarını sürdürebilmek için sopa gibi kullananlar, günü geldiğinde gerçek adaletin önünde hesap verecek.

CHP Genel Başkan Yardımcısı Gül Çiftci de operasyonlara tepki gösterdi. CHP’li belediyelere yönelik operasyonları, “Mobbing” olarak nitelendiren Çiftci, “Yargı, yalnızca CHP ile mücadele eden bir yapı haline getirildi. Bugün CHP’ye yönelik baskının maşası olarak kullanılan hukuk, yarın büyük sorunlara neden olacak” ifadelerini kullandı.

Adana Büyükşehir Belediyesi Zeydan Karalar’ın Vatan Emniyet’teki işlemleri sürerken binlerce yurttaş, Adana Büyükşehir Belediye Başkanlığı önünde toplandı. 31 Mart 2024’te oy verdikleri Belediye Başkanı’nın gözaltına alınmasına tepki gösteren yurttaşlar, “Adalet istiyoruz” diye haykırdı.

CHP Genel Merkezi’nde ise saat 10.30’da olağanüstü toplantı başladı. Ankara’da bulunan kurmaylarıyla bir araya gelen CHP Genel Başkanı Özgür Özel, operasyonlarla ilgili MYK üyelerini bilgilendirdi.

CHP lideri Özgür Özel, MYK Toplantısı’nın ardından kameraların karşısına geçti. Operasyonlar sert tepki gösteren Özel, özetle şunları kaydetti:

“Artık milletin gözünden de gönlünden de düştüğünden hiç şüphe olmayan bir iktidarın, yaptığı kötülüklerle koltuğuna tutunma, seçime kadarki dönemi bir şekilde geçirme ve en nihayetinde de sandıkta hesaplaşmak yerine sandıktan kaçan, işçinin, emeklinin karşısına çıkacak bir gücü olmayan iktidarın baskı rejimi yaşattığı bir ülkedeyiz. Sabah erken saatlerde, artık duyanlara, ‘Yok artık’ dedirtecek haberlerle uyandık. Bu iktidarın içindeki bir avuç insan, yanına üç savcı, üç hakim, üç de gizli tanık alarak bu millete savaş açmıştı.

Bu savaş yalnızca CHP’ye değil, milli iradeye yönelik bir savaştır. Artık bu ülkeyi milletin rızası ile yönetmek istemedikleri çok açık. Sandığı ortadan kaldırmak istiyorlar ve bunun provalarını yapıyorlar. Bu kötülüğe karşı 108 gündür meydanlarda direniyoruz. Hiçbir delil olmadan, 15,5 milyon insanın oy verdiği Ekrem İmamoğlu’nu, çok sayıda belediye başkanımızı ve bürokratı hapiste tutuyorlar. Bu yaptıkları 6 trilyon TL’ye mal oldu. Millet daha da fakirleşti, ülkemizin itibarı zedelendi. İç barışımız, beklenenin aksine git gide zayıfladı ve geriledi. Bu toprakların barış umuduna da AB’ye tam üye olma umuduna da kökten zarar veren bir ülke durumuna getirmeye çalışıyorlar Türkiye’yi.

İçeride tuttukları arkadaşlarımız hakkında en ufak bir delil ortaya koyamadılar. Dün, tüm bunlardan bağımsız olarak Manavgat’ta gerçekleştirilen bir operasyona ilişkin görüntülere yönelik tavrımızı takip ettiniz. Heyetimiz, ışık hızında Antalya’ya ilerledi, orada gerekli incelemeleri ve görüşmeleri yapıyorlar. Verecekleri rapora göre, CHP de icap eden en titiz tutumu takınacak.

Ağaç isimleri verdikleri gizli tanıklarla, aylarca içeride tutup çocukları ile tehdit ettikleri insanların gözyaşları içinde imzaladıkları iftiralarla imzaladıkları belgelerle yol alamıyorlar. Bu sabah yine bir karanlığa uyandık. Tepeden tırnağa suça bulaşmış bir suç örgütü lideri, bildiklerini değil, bildiklerine benzettiklerini bir partiye ithaf ederek, dünyaya mâl olmuş belediye başkanlarımıza saldırmaktan çekinmediler. Abdurrahman Tutdere, bütün dünyanın deprem sırasında bir toplum önderi olarak tanıdığı ve devamında da ağıt yakan analar tarafından adaylaştırılan bir arkadaşımızdır.

Zeydan Karalar, bütün Adanalıların desteğiyle seçilen ve bu sabah kapısına dayanılmış olan bir başkan. Kapıyı, emekli öğretmen eşi açıyor. Polislere diyor ki ‘Gebze’ye gitti’… Gebze’deki açık adresini söylüyor ve bu kez Gebze’ye gidip Karalar’ı gözaltına alıyorlar.

Muhittin Böcek, yörüklerin gururu… Tarihte Antalya Büyükşehir Belediyesi’ni iki kez üst üste kazanan ilk başkan.

Gözaltındaki belediye başkanlarını bir araya getiren isim suç örgütü lideri Aziz İhsan Aktaş… Bunu ben değil, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı söylüyor. Bu kişinin yaptığı bütün işlerde şaibe var diye düşünülüyor. Aktaş, hangi belediyeden fatura kesip para aldıysa o belediye başkanını gözaltına alıyorlar. Bu Aktaş, CHP dışındaki bir belediye ile çalışmamış mı? Yargıtay, TBMM, Deniz Hava Meydanları, EÜAŞ, THY, Pamukkale ve Uludağ üniversiteleri, 20 ilin kamu hastaneleri, AKP’li Trabzon, Kocaeli, Kahramanmaraş, Ordu, Elazığ ve Isparta belediyeleri. AKP’li Bahçelievler, Haliliye, Ünye, Antakya, Nurdağı, Çayırova, Adapazarı ilçe belediyelerinden yıllarca ihale almış.

Bu belediyelerin başkanları neden tutuklu değiller? Çünkü, ‘Her türlü kirli iş AKP’nin içinde çözülür’ kuralından faydalanıyorlar. Hatırlarsanız, ‘Metal yorgunluğu’ dedikleri, FETÖ’cüler ve yolsuzlukla ilgili bir süreç yaşadılar. Melih Gökçek’i istifa ettirdiler. Ben bir belediye başkanımı görevden alamam. AKP nasıl alıyor? AKP’nin genel başkanı aynı zamanda Cumhurbaşkanı olunca alıyor. Ne oldu o istifa ettirilen belediye başkanları? Onlardan bir tanesine bir soruşturma açıldı mı? Bülent Arınç, ‘Ankara’yı parsel parsel sattın’ dedi Melih Gökçek’e… Bir soru soruldu mu? Vicdanı olan AKP ve MHP’lilere soruyorum, bu soruları gerçek hırsızlara sormayanlar, Aktaş kimlerin isimlerini veriyorsa o kişilere operasyon yapıyorlar. İftiracı Aktaş evde, iftira attıkları hapishanede. Bu yoğurdun bolluğu nerede bulunmuş arkadaşlar?

Aziz İhsan Aktaş, AKP’li Isparta Belediye Başkanı’na Audi A8 Long marka araba hediye etmiş. AKP’li başkan dışarıda geziyor. Bizim belediye başkanları ise içeride. Buradan Erdoğan’a soruyorum, aynı adam bu arabayı senin belediye başkanına almış, belediye başkanı fink atıyor Isparta’da bu arabayla. Sizin ayakkabı kutularınızdan para çıktı da ‘Yolsuzluk olması için devletin parası olması lazım, kişilerden alınan devleti zarara uğratmaz’ dedin. Adıyaman’da depremzedeye oyun parkı yaptırmak için 24 saat koşturan adamı içeri attınız. Sizi biraz ahlak ve edebe davet ediyorum.

Türkiye bir yol ayrımında artık, tüm muhalefet AKP ve MHP’nin siyaseti ile tehdit altında. Bir avuç insan bu ülkeyi vesayet ile yönetmeye kararlı. Ya demokrasi ya otokrasi mücadelesi. Herkes tarihteki yerini alacak. Bir tarafta sandığı koruyanlar, bir tarafta Erdoğan’ın koltuğunu koruyanlar. Bu operasyon kirli bir operasyondur. Anayasa, siyasete atılanın kürsüye dönmesini yasaklar. Akın Gürlek, Adalet Bakan Yardımcısı iken Başsavcılığa atanmıştır. Gürlek, İBB’den araç tahsis edilmiş bir kişidir. Boğazda manzaralı villayı kendisine hazırlıyorsunuz. Bir savcı gelecek, bir gün bunlara bakacak. Tuzla’da bir yazlık var mı? Aileden, herhangi birinin kredi kartlarını Vanlı bir iş insanı ödüyor mu? Üsküdar’da büyük bir projeden bir daire alınıp da bir yakına yapıldı mı? Bir yandan millete ahlak dersi vereceksiniz, diğer yandan paçanızdan pislik akacak.

Siyasi Etik Kanunu için kanun tekliği veriyoruz yıllardır. Bunu biz istiyoruz, siz istemiyorsunuz. Var mısınız AKP’liler? Çıkartalım bu kanunu. Kendi elindeki pisliği, kir göstermiyoruz diye CHP belediyelerine atmaya çalışıyorsunuz. Eğer AKP’de, bu belediyecilik meselesinde kir paçadan atmıyorsa namerdim, şerefsizim.

Erdoğan’ın uçağına binen gazetecilere söylüyorum. Sorular belli, cevapları Erdoğan veriyor… Kayıt alıyor musunuz arkadaşlar? Bir tane bant kaydını yayınlayacak var mı? Kayıt yasak… İletişim Başkanlığı kaydediyor, redakte ediyor. Soruda diyor ki ‘CHP meydanları kalabalık değil’… Meydanlar kalabalık değilse Allah benim belamı versin, değilse onu oraya yazanın belasını versin.

Anketlerde öndelermiş, madem öyle gel. Sen birinci parti olsan, parende atarak sandığa gidersin. Sen CHP’ye yetişemeyeceğin için ‘Akın koş, çelme çak’ diyorsun. Bana, ‘Ankara’da otur’ diyor. Senin icazetinle partide oturacağıma şerefimle Silivri’de Ekrem Başkan’ın yanında otururum.

Sen şuanda 81 ilde fragman izliyorsun. Sen kötüleş, senden beter kötüleşmeyen ne olsun. Sandığı ortadan kaldırmaya kalkma, efendi gibi sandıkla gideceksin. Kasım’da sen sandık koymazsan, ben koyarım. Kimseyi darbeyle tehdit etmiyoruz, ama birisi sandığı almaya kalkarsa, bu millet kendi elleriyle sandığı geri getirir. Hiç kimse fazladan kabadayılığa girişmesin. 2 Kasım’da yüreği yeteni seçime bekliyorum. Bana bu milleti sokağa davet ettirme, aklını başına topla.”